Gökhan Karakaş – Muğla’nın Milas ilçesinde altı gündür gündür devam eden yangın, alınan tüm tedbirlere karşın Kemerköy Termik Santrali’ne sıçradı. Hidrojen tankları boşaltılırken, 3 bin 500 işçi de tahliye edildi. Entilerine neden olan alevleri söndürmek için gruplar büyük gayret verdi.
YANGIN 6. GÜNÜNDE
Bodrum’un Mazı Mahallesi’nde tesirini hiç yitirmeden başka bölgelere sıçrayan orman yangını altıncı gününe girdi. Ören ve Milas istikametine ilerleyen alevler Kemerköy Termik Santrali’nin çalışmalarını durdururken yakınındaki yerleşim alanlarının da boşaltılmasına yol açtı.
Termik santralin bulunduğu yerde güvenlik tedbiri alarak vatandaşları tahliye etmeye çalışan jandarma takımları evvelki gece bir anda karşılarına çıkan 87 yaşındaki Hatice İtina ile şaşkınlığa uğradı. Elindeki bastonla yürümekte zahmet çeken yaşlı bayan torunlarına ulaşmak istediğini ve onlar gelene kadar sandalyede oturarak bekleyeceğini söyleyince ikna uğraşları başladı.
Torunlarına ulaşmadan yerinden kalkmayacağını söyleyen Hatice Özen’i gazeteciler ikna etti. Bölgenin boşaltılması için ağır efor sarf eden jandarma takımları, Hatice Özen’i sandalyesiyle birlikte taşıyarak yangın bölgesinden uzaklaştırdı.
Alevlerin süratle ilerleyerek evvelki gece bir kilometre yakınına geldiği Kemerköy Termik Santrali’nde bir dizi tedbir alındı. Gruplar gece uzunluğu yangınla çabayı sürdürürken santralin dört hidrojen tankı boşaltıldı, iş makineleri santral dışında hendekler kazdı.
Yerleşim yerlerine çok yakın olan santral boşaltılırken, su tankerleri santral etrafındaki her yere soğutma uyguladı. Termik santralin etrafındaki yangına sabah saatlerinde havadan müdahale de başladı. Yaklaşan alevlere iki yangın söndürme uçağı ve üç helikopter ile havadan su atıldı. Sönme eğilimine giren yangın, dün saat 15.00 sıralarında taraf değiştiren rüzgarla birlikte yine ilerlemeye başladı.
KORKULAN OLDU
Alevler, akşam saatlerinde ise hendekleri aşarak termik santrale sıçradı. Yanıcı ve patlayıcı unsurlar dışarı çıkarılırken, santraldeki 3 bin 500 civarında işçi de tahliye edildi. Türkiye’nin 30’uncu büyük elektrik ve 4’üncü büyük linyit santralindeki yangın nedeniyle bölgede elektrik kesintisi yaşandı.
Jandarma grupları de santrale çıkan tüm yolları güvenlik gerekçesiyle kapattı. Yangına karşı gece boyunca ağır biçimde çaba veren gruplar, şiddetli rüzgar nedeniyle güç anlar yaşadı.
Muhtemel bir faciaya rağmen bölgede çok sayıda takım de hazır bekletildi. Bölgenin büsbütün tahliye edildiğini tabir eden santral yetkilileri, patlama riskinin bulunmadığını, alevlerin yalnızca binaya ziyan verebileceğini belirtti.
ÇIKARMA GEMİLERİYLE TAHLİYE OPERASYONU
Alevlerin termik santrale ulaşmasının akabinde Muğla Valiliği ve Milas Belediyesi bölgenin boşaltılması kararı aldı. Bunun üzerine Ören, Alatepe, Kurtak, Çamlıca, Bayır, Fesleğen, Demirciler ve Karaağaç mahallelerinin tahliye edilmesi için çalışma başlatıldı.
Çalışmalar kapsamında, Ulusal Savunma Bakanlığı Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na ilişkin bin 500 kişilik çıkarma gemisi vatandaşların tahliyesi için Ören Marina’ya yanaştırıldı. Jandarma ve zabıta takımları, koordineli bir formda vatandaşların tahliyesini gerçekleştirdi.
GÖNÜLLÜLER 24 SAAT NÖBET TUTUYOR
Bodrum’da yaşayan ya da tatil için gelen vatandaşlar Kıyıkışlacık, Fesleğen ve Umurça üzere semtlerin okul, kütüphane yahut parklarında örgütlenerek yangınla uğraş eden gruplara ulaştırıyor. Takımların gereksinimlerinin hazırlanmasının yanında otomatik ağaç testeresi, jenaratör, el ve baş lambası, güç ünitesi, yangın söndürme tüpü üzere muhtaçlıkları belirleyen gönüllüler bir an evvel bölgeye gönderilmelerini de sağlıyor. Çabucak her meslek ve yaş kümesinden gönüllülerin oluşturduğu yardım grupları, ormanlık alandaki gereksinim listesini toplumsal medyadan paylaşarak 2-3 saatte temin edilmesini muvaffakiyetle yerine getiriyor.
‘ENGEL OLAMADIK’
Köylülerden Songül Filiz, “İlk günden itibaren kızılçamların yanmaması için nöbete başladık. Gece süren nöbetlerimiz sırasında alevler köyümüze yaklaştı. Yalnızca bir tanker ve orman itfaiyesinin yardımıyla söndürmeye başladık” dedi. Çocukluğunda dikilen fıstık çamlarının yanmasına mani olamadığını söyleyen Mehmet Karaaslan ise, “Evimiz yanmadı lakin yuvamız olan ormanımız yandı. Canımıza bir şey olmadı lakin canımız yandı” diye konuştu.
SİKORSKY DE MÜDAHALEYE KATILDI
Jandarma Teşkilatı’nın bünyesindeki Sikorsky tipi helikoptere su sepeti takılarak yangın söndürme faaliyetlerine dayanak veriliyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Jandarmanın yeni başarısı tarihimizde bir birinci. Jandarma Teşkilatımız bünyesindeki Sikorsky helikoptere su sepeti (bambi) takarak Milas’ta yangın söndürme filosuna katıldı” tabirini kullandı.
DAĞ YÖRÜKLERİN KÖYÜNDE HÜZÜN
Bodrum Yarımadası’nın en yüksek dağ köylerinden Gökbel’de yaşayanlar, üç gün boğuştukları alevlerin akabinde hüzünlü bir bekleyişe başladı. Yörükler, 50 yıl evvel diktikleri fıstık çamlarının kızıl çamlarla birlikte yanışını hüzünle izlediklerini belirtiyorlar. Mazı ve Çökertme ortasındaki yüksek dorukta kaldıkları için devlet yetkililerinin kendilerini görmezden geldiğini savunan köylüler, yangını kendi imkanlarıyla söndürdüklerini belirtti.
‘SADECE CANIMIZI ALIP ÇIKTIK’
Milas’ta alevlerin sardığı 14 haneli Asuhan Sitesi’ndeki konutundan son anda kaçan Sabahat Karabacak, “Evim göz nazaran göre yandı. Çaresiz izledim. Yalnızca canımı alıp çıktım. Her şeyim kül oldu. Umutlarım, hayallerim hepsi içeride kaldı” dedi. Site sakinlerinden Müfide Arslan ise, “Evimizden çıkmak istemedik fakat bizi tahliye ettiler. Âlâ ki de çıkardılar. Daha evvel 24 yaşında bir çocuğumu kaybettiğim için kâfi ki ‘sağlık olsun’ dedim” diye konuştu.
Öte yandan Marmaris ilçesinde rüzgârın da tesiriyle alevler, Kızkumu Mahallesi’ndeki kıyıya hakikat ilerlemeye başladı. Yangın söndürme helikopterleri alevleri denetim altına almak için çalışmalarına devam ediyor.
